Deprem riski, özellikle Marmara Bölgesi'nde hissedilen endişe, bankaları farklı önlemler almaya yöneltiyor. İstanbul merkezli birçok banka, iş sürekliliğini sağlamak ve olası bir depremde hizmetlerin aksamamasını temin etmek amacıyla Ankara gibi daha güvenli bölgelerde ofisler açmaya başladı. Bu hamle, hem çalışanların güvenliğini sağlama hem de kritik operasyonların kesintisiz devamlılığını garanti altına alma amacı taşıyor.

QNB'den Ankara Hamlesi: Deprem Önlemi mi?

QNB Türkiye Genel Müdürü Ömür Tan, olası bir Marmara depremine karşı aldıkları önlemleri detaylı bir şekilde açıkladı. Tan, Bütünleşik Afet Yönetimi Programı kapsamında Ankara'da genel müdürlük çalışmalarını yedekleyecek yeni bir merkez kurduklarını belirtti. Bu merkez, İstanbul'daki ana operasyon merkezinin hizmet verememesi durumunda devreye girecek şekilde donatıldı. Tan, bu sayede doğal afetlerde çalışanlarına ve müşterilerine kesintisiz destek sunmayı hedeflediklerini vurguladı.

Ömür Tan'ın açıklamalarına göre, Ankara'daki ofiste genel müdürlük faaliyetlerinin yanı sıra IBTECH, iştirakler ve alternatif satış kanalları birimleri de yedekleniyor. Şu an itibarıyla hibrit çalışma modeliyle 424 kişinin görev yaptığı bu ofiste, yeni alımlarla birlikte çalışan sayısının 830'a ulaşması hedefleniyor. Ankara dışından gelen personel için kira yardımı dahil çeşitli teşvikler sağlandığı da belirtildi.

6 Şubat Depremi Öncesinde Alınan Önlemler

QNB'nin deprem hazırlıkları sadece Ankara'daki yeni ofisle sınırlı değil. Ömür Tan, 6 Şubat depreminden 2 yıl önce başlattıkları projeyle tüm şubelerin deprem dayanıklılığının kontrol edildiğini ve 45 şubenin lokasyonunun değiştirildiğini ifade etti. Bu şubelerden 4'ünün İskenderun, Kahramanmaraş Çarşı ve Elâzığ'da bulunması, alınan önlemlerin ne kadar kritik olduğunu gösteriyor. Yeni lokasyonlara taşınan şubeler sayesinde, bölgedeki 50 şubeden hiçbirinin depremde çökmediği, sadece bazı binalarda hasar meydana geldiği belirtildi. Bu durum, doğru lokasyon seçiminin ve yapısal dayanıklılığın önemini bir kez daha ortaya koyuyor.

Ömür Tan'ın açıklamalarından satır başları:

• "Bu merkezdeki altyapı ve insan kaynağının yedeklenmesi sayesinde, ülkemizde meydana gelebilecek doğal afetlerde çalışanlarımıza ve müşterilerimize kesintisiz destek sunmayı amaçlıyoruz."
• "Bu merkez, İstanbul’daki ana operasyon merkezinin hizmet verememesi durumunda devreye girecek şekilde donatıldı."

Dolar Tahmini ve Ekonomik Beklentiler

Ömür Tan, artan faizler ve ekonomik beklentilerle ilgili de değerlendirmelerde bulundu. Son 2 ayda piyasaların oldukça hareketli bir dönem yaşadığını, döviz kurunda kısa süreli bir volatilite olduğunu kaydeden Tan, Merkez Bankası ve ekonomi yönetiminin bu süreçte doğru ve hızlı aksiyonlar aldığını ifade etti. Yıl sonu için enflasyon ve döviz kuru beklentilerinde büyük bir değişim yapmadıklarını belirten Tan, 2025 yıl sonunda enflasyonun %28,0 seviyelerinde olacağını ve USD/TL'nin 42,0 - 43,0 bandında yılı tamamlamasını beklediklerini söyledi.

Bankaların deprem riskine karşı aldığı bu tür önlemler, sadece kendi operasyonlarını güvence altına almakla kalmıyor, aynı zamanda müşterilerine de güven veriyor. QNB'nin Ankara'da ofis açması ve diğer bankaların da benzer adımlar atması, Türkiye'deki finans sektörünün doğal afetlere karşı daha dirençli hale gelmesine katkı sağlıyor. Bu tür stratejik hamleler, olası bir depremde yaşanabilecek olumsuz etkileri en aza indirme potansiyeli taşıyor.