
Onurcan'dan Kahreden Haber! 15 Gün Sonra Acı Gerçek Ortaya Çıktı
Gaziantep'te 15 gündür aranan 10 yaşındaki otizmli Onurcan Özdemir'in cansız bedeni Fırat Nehri'nde bulundu. Bu acı olay, hem ailesini hem de tüm Türkiye'yi yasa boğdu. Kayıp ihbarından sonra başlatılan arama çalışmaları ne yazık ki kötü bir sonuçla neticelendi. Onurcan'ın bulunmasıyla birlikte tüm detaylar ortaya çıkmaya başladı.
Fırat Nehri'nde Acı Keşif
Olay, Gaziantep'in Araban ilçesine bağlı kırsal Elif Mahallesi yakınlarındaki Fırat Nehri'nde meydana geldi. Balık tutan vatandaşlar, nehirde bir ceset fark ederek durumu hemen jandarmaya bildirdi. Olay yerine gelen jandarma bot timi, cesedi sudan çıkardı. Yapılan incelemeler sonucunda cesedin, 15 gün önce kaybolan 10 yaşındaki otizmli Onurcan Özdemir'e ait olduğu tespit edildi. Bu acı haber, bölgede büyük bir üzüntüye yol açtı.
Gaziantep Valiliği tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Aramaların 15. gününde Elif Mahallesi Kırkak mevkisinin güneyinde Fırat Nehri üzerinde yüzü suya dönük şekilde bir çocuğa ait olduğu değerlendirilen ceset, alınan ihbar üzerine Rumkale Jandarma Asayiş Bot Tim Komutanlığı tarafından bulunmuş ve gerekli emniyet tedbirleri alınmıştır. Olayın akabinde ceset, baba Murat Özdemir tarafından teşhis edilmiş ve Onurcan Özdemir'e ait olduğu teyit edilmiştir."
Arama Çalışmaları Umutla Başlamıştı
Murat ve Aynur Özdemir çiftinin otizmli oğulları Onurcan Özdemir, 24 Mayıs'ta kırsal Hasanoğlu Mahallesi'nde kaybolmuştu. Kaybolmasının ardından birçok ekip tarafından arama kurtarma çalışmaları başlatılmıştı. Jandarma, AFAD, sivil toplum kuruluşları ve gönüllüler, Onurcan'ı bulmak için seferber olmuştu. Ancak tüm çabalara rağmen, Onurcan'dan gelen haber maalesef acı oldu. Arama çalışmaları boyunca umutla bekleyen aile, evlatlarının cansız bedenine ulaşılmasıyla yıkıldı.
Otizm Farkındalığı ve Toplumsal Sorumluluk
Bu üzücü olay, otizmli bireylerin güvenliği ve toplumsal farkındalığın önemi konusunu bir kez daha gündeme getirdi. Otizmli bireylerin kaybolma riskine karşı alınabilecek önlemlerin artırılması ve toplumun bu konuda bilinçlendirilmesi büyük önem taşıyor. Ailelerin ve yetkililerin bu konuda daha duyarlı olması, benzer трагедийlerin yaşanmasının önüne geçebilir. Otizm, bir eksiklik değil, bir farklılıktır. Bu farklılığa saygı duymak ve otizmli bireylerin yaşamlarını kolaylaştırmak hepimizin sorumluluğundadır.
Onurcan'ın acı kaybı, hepimizi derinden etkiledi. Ailesine ve sevenlerine başsağlığı diliyoruz. Bu трагедия, otizmli bireylerin korunması ve desteklenmesi konusunda daha fazla çaba göstermemiz gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor.