İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisi, Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından ilk kez toplandı ve gündem kayyım tartışmalarıyla sarsıldı. İBB Meclisi’nin nisan ayı oturumlarının ilk birleşimi Saraçhane’deki başkanlık binasında gerçekleşti. Oturuma, Ekrem İmamoğlu’nun vekili olarak seçilen Nuri Aslan başkanlık yaptı. Aslan, açılış konuşmasında, “Türkiye’nin ikinci büyük meclisi eksik tecelli ediyor” diyerek tutuklamalara tepki gösterdi.
İBB Meclisi'nde Neler Yaşandı?
Nuri Aslan'ın açılış konuşmasında dikkat çeken ifadeler şunlardı:
- "Nisan ayı İBB Meclis toplantımız için bir araya gelmiş bulunuyoruz. Hepimiz milletin iradesiyle seçtiği ve İstanbul'a hizmet etmekle görevlendirdiği kişiler olarak buradayız."
- "Ne yazık ki bugün milletin iradesi Türkiye'nin ikinci büyük meclisinde eksik tecelli ediyor. Çünkü İstanbullular tarafından seçilmiş İBB Başkanımız, ilçe belediye başkanlarımız, meclis üyelerimiz haklarında kesinleşmiş bir hüküm bulunmamasına rağmen tutsak durumundalar."
- "Hiçbir somut delile dayanmayan, kulaktan dolma gizli tanık ifadeleriyle oluşturulmuş iddianameler nedeniyle tutuklu olarak yargılanıyorlar. Tüm Türkiye yargıyı alet ederek kurgulanan bu operasyonun asıl hedefinin Sayın Ekrem İmamoğlu'nun Cumhurbaşkanı adaylığını engellemek olduğunu çok iyi biliyor."
Aslan, sözlerine şöyle devam etti: "Burada hedeflenen sandıkta bileğini bükemeyeceklerini çok iyi bildikleri Sayın Ekrem İmamoğlu'nu dayanıksız iddialarla saf dışı bırakmaktır. 18 Mart'ta 31 yıllık üniversite diplomasının iptali 19 Mart'ta şafak operasyonuyla gözaltı ve ardından tutuklama kararıyla başlayan sürecin aslında çok daha önceden kurgulandığı ortadadır."
Siyasi Gerilim Yükseldi
Aslan, eleştirilerini daha da sertleştirerek, "Bu işin başlangıç noktası 31 Mart 2024 yerel seçimleri ve iktidarın aldığı ağır yenilgidir. Artık birinci parti olmadığını gören ve bunu hazmedemeyen iktidar milletin iradesine darbe vurma planını devreye almıştır. Önce Esenyurt Belediye Başkanımız Ahmet Özer sonra, Beşiktaş Belediye Başkanımız Rıza Akpolat ardından Beykoz Belediye Başkanımız Alaattin Köseler, milletin onlara verdiği koltuktan yargı alet edilerek indirilmiştir. Devamında da İBB Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu, Beylikdüzü Belediye Başkanımız Mehmet Murat Çalık, Şişli Belediye Başkanımız Resul Emrah Şahan, İBB Meclis Üyelerimiz, İBB üst düzey bürokratları çalışanları dahil yüzün üzerinde kişinin özgürlüğünden mahrum bırakılmasıyla operasyonlar devam etmiştir. Bugün geldiğimiz durumda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın yanı sıra İstanbul'un beş ilçesinin seçilmiş belediye başkanı tutsak, Türkiye'ye layık gördüğünüz demokrasi bu mudur? Sandıkta rakiplerinizi hapishane duvarları arasında hapsetmek midir?" şeklinde konuştu.
CHP Grup Başkanvekili Ülkü İnanlı ise, Ekrem İmamoğlu'nun sadece CHP'nin değil, tüm Türkiye'nin adayı olduğunu vurguladı. AKP Grup Başkanvekili Faruk Gökkuş ise yargıyı siyasallaştırmamak gerektiğini savundu.
"Kayyımı Geri Almaya Cesaretin Var mı?"
İBB Meclisi Nisan Ayı Toplantısının 1. Birleşiminde Şişli Belediye Meclis Üyesi Ozan Özgür Doğru'nun konuşması sırasında AKP'li sıralardan sesler yükselince İBB Başkan Vekili Nuri Aslan müdahale etti. AKP'li bir üyenin, "Şişli'yi Şişli'de konuşsun" sözüne Aslan, "Var mı cesaretin? Var mısın Meclis'i toplayıp seçim yapmaya? Var mısın kayyumu geri almaya? Yoksanız konuşmayın!" ifadeleriyle yanıt verdi.
Bu sert tartışma, meclis salonunda gergin anların yaşanmasına neden oldu. Kayyım atamalarına karşı çıkan muhalefet, bu durumu demokrasiye bir darbe olarak nitelendirirken, iktidar kanadı ise yargı sürecinin devam ettiğini ve herkesin hukuka saygı duyması gerektiğini savunuyor.
İBB Meclisi'ndeki bu tartışma, Türkiye'deki siyasi kutuplaşmanın ve yargı bağımsızlığı tartışmalarının ne kadar derin olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanması ve ardından yaşanan kayyım tartışmaları, önümüzdeki günlerde de siyasetin gündeminde önemli bir yer tutmaya devam edecek gibi görünüyor.