HSK Seçimi Krizi! CHP TBMM'yi Terk Etti: Neler Oluyor?
Son Dakika

HSK Seçimi Krizi! CHP TBMM'yi Terk Etti: Neler Oluyor?


20 May 20255 dk okuma3 görüntülenmeSon güncelleme: 20 May 2025

CHP, Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) seçimlerinde yaşanan usulsüzlükleri protesto ederek TBMM Genel Kurulu'nu terk etti. CHP'li vekiller, seçim sürecinin hukuka aykırı olduğunu ve yargının bağımsızlığına zarar verdiğini savundu. Bu beklenmedik hamle, siyasi arenada büyük yankı uyandırdı ve HSK'nın yapısı ile yargı bağımsızlığı tartışmalarını yeniden alevlendirdi.

HSK Seçimlerinde Neler Yaşandı?

TBMM Anayasa ve Adalet Komisyonu Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonu'nda geçtiğimiz hafta toplanan CHP grubu, AKP milletvekillerinin ad çekme yöntemi yerine tekrar oylama talep etmesi üzerine harekete geçti. CHP, bu talebin hukuki olmadığını ve bu nedenle Genel Kurul'da yapılacak seçime katılmayacaklarını açıkladı.

CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Hakim ve Savcılar Kurulu; hakim ve savcıların mesleğe kabulü, ataması, nakledilmesi, onlara geçici yetki verilmesi, kadro dağıtma, meslekte kalmaları uygun görülmeyenler hakkında karar verme, disiplin cezası verme hakkında karar alıyor. Yani siz eğer bu memlekette bağımsız bir yargı istiyorsanız HSK'yı adaletle kurmak zorundasınız" ifadelerini kullandı. Günaydın, HSK'ya yaklaşım biçiminin, ülkedeki adalet anlayışını ortaya koyduğunu vurguladı.

Günaydın ayrıca, 2017'de yapılan anayasa değişikliğine de değinerek, "2017'den bu yana bu memleketin hiçbir değeri iyiye gitmiyor. 13 kişiden oluşturduğunuz HSK'yı bunun 4'ünü partili cumhurbaşkanı atadı bir de Adalet Bakanı, bir de müsteşarı geriye kalan 7 kişiyi de Meclis seçsin dediniz. İktidar bloku seçsin, dışarıya bir tane aday kalmasın. Böylece biz hakim ve savcılar üzerinden siyaseti dizayn edelim, yargıyı araçsallaştıralım. Geldiğiniz tablo budur" şeklinde konuştu.

CHP'li vekillerin tepkisi şu sözlerle özetlendi:

  • "Bir hakimin cübbesinde üç şey olmamalıdır; cebi, düğmesi, rozeti olmamalıdır. Siz 23 bin hakim savcıya üçünü de maalesef taktınız."
  • "Kendi icat ettiğiniz yöntemlerle anayasayı ihlal ediyorsunuz. Bu içtüzük ihlalini yarın sizin seçtiğiniz Anayasa Mahkemesine götüreceğiz."
  • "Bu memlekette demokrasi, hukuk varsa AYM bunu iptal edecek. CHP grubuna sesleniyorum; biz bugüne kadar bu memlekette demokrasiden, adaletten, hukuktan yana olduk. Bu kadar açık hukuksuzluğa tanık olmuyoruz. Sizi bunlarla baş başa bırakıyoruz."

TBMM Başkanı'ndan Açıklama

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ise, yaşanan gelişmeler üzerine "Tutumumda bir değişiklik yoktur" diyerek seçim gündemine geçti. Kurtulmuş'un bu açıklaması, tartışmaların daha da alevlenmesine neden oldu.

HSK'nın Önemi ve Yargı Bağımsızlığı

HSK, Türkiye'deki hakim ve savcıların mesleğe kabulünden atanmasına, disiplin cezalarından görevden alınmasına kadar birçok önemli konuda yetkilidir. Bu nedenle, HSK'nın bağımsız ve tarafsız olması, yargının bağımsızlığı açısından kritik bir öneme sahiptir. HSK'nın yapısı ve üyelerinin seçimi, uzun yıllardır tartışma konusu olmuş ve farklı siyasi görüşler arasında anlaşmazlıklara yol açmıştır.

Yargı bağımsızlığı, demokratik bir hukuk devletinin temel unsurlarından biridir. Bağımsız bir yargı, vatandaşların haklarını korur, hukukun üstünlüğünü sağlar ve devletin diğer organlarının yetkilerini sınırlar. Yargının siyasi etkilerden uzak tutulması, adil ve tarafsız kararların alınabilmesi için hayati önem taşır.

Türkiye'de yargı bağımsızlığı konusunda yaşanan tartışmalar, ülkenin uluslararası arenadaki imajını da etkilemektedir. Avrupa Birliği ve diğer uluslararası kuruluşlar, Türkiye'deki yargı reformlarını yakından takip etmekte ve yargı bağımsızlığının güçlendirilmesi çağrısında bulunmaktadır.

HSK seçimlerinde yaşanan bu son kriz, Türkiye'deki yargı bağımsızlığı tartışmalarını yeniden gündeme getirmiştir. CHP'nin TBMM'yi terk etmesi, siyasi arenada gerilimi artırmış ve HSK'nın yapısı ile ilgili daha kapsamlı bir tartışma başlatmıştır. Bu gelişmelerin, Türkiye'nin hukuk devleti olma yolundaki geleceği açısından önemli sonuçlar doğurabileceği düşünülmektedir.