İsrail, Suriye'nin güneyindeki Süveyda kentinde Dürziler ile ordu birlikleri arasında patlak veren çatışmaları fırsat bilerek, başkent Şam'a hava saldırısı düzenledi. Saldırının hedefinde Suriye Genelkurmay Başkanlığı binası ve Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nın olduğu belirtiliyor. Bu beklenmedik hamle, bölgedeki gerilimi tırmandırırken, İsrail'in bu saldırıyı hangi gerekçeyle gerçekleştirdiği merak konusu oldu.

İsrail'in Şam'a Saldırı Gerekçesi Ne?

İsrail'in bu saldırıyı gerçekleştirme gerekçesi olarak, Suriye'deki Dürzi azınlığın Şam yönetimiyle yaşadığı çatışmalar gösteriliyor. İsrail, Dürzileri koruma bahanesiyle Suriye'ye müdahale ettiğini iddia ediyor. Ancak, bu durum uluslararası kamuoyunda şüpheyle karşılanıyor. Birçok uzman, İsrail'in asıl amacının Suriye'deki iç savaşı daha da körüklemek ve bölgedeki nüfuzunu artırmak olduğunu savunuyor.

Saldırının ardından bölgedeki gelişmeler yakından takip ediliyor. A Haber muhabiri, Şam'daki son durumu aktararak, patlamaların şiddetini ve saldırının etkilerini gözler önüne serdi. Muhabirin aktardığı bilgilere göre, saldırıda çok sayıda sivilin de yaralandığı belirtiliyor. Bu durum, İsrail'in saldırısının orantısız ve kabul edilemez olduğunu gösteriyor.

Peki, bu Dürziler kimdir? Neden Suriye ordusu ile çatışıyorlar? İşte kısa bir bilgilendirme:

• Dürziler, kökenleri 11. yüzyıla dayanan, İslam'dan ayrılmış ve kendi inanç sistemlerini oluşturmuş bir topluluktur.
• Suriye, Lübnan ve İsrail'de yaşamaktadırlar.
• Suriye'deki Dürziler, özellikle Süveyda bölgesinde yoğunlaşmışlardır.
• Suriye iç savaşında, hem hükümet güçleriyle hem de muhalif gruplarla çatışmalar yaşamışlardır.

Uluslararası Tepkiler ve Olası Sonuçlar

İsrail'in Şam'a gerçekleştirdiği bu saldırıya uluslararası toplumdan farklı tepkiler geldi. Birleşmiş Milletler, saldırıyı kınayarak, tüm taraflara itidal çağrısında bulundu. Bazı ülkeler ise, İsrail'in "kendini savunma hakkı" olduğunu savunarak, saldırıyı destekledi. Ancak, genel kanı, bu saldırının bölgedeki istikrarsızlığı daha da artıracağı yönünde.

Saldırının ardından Suriye hükümeti, İsrail'i "terörist bir devlet" olarak nitelendirdi ve misilleme yapacağını duyurdu. Bu durum, bölgede yeni bir savaşın fitilini ateşleyebilir. Ayrıca, bu saldırı, Rusya ve İran gibi Suriye'deki rejimi destekleyen ülkelerin de tepkisini çekebilir. Dolayısıyla, İsrail'in bu hamlesi, sadece Suriye'yi değil, tüm Ortadoğu'yu etkileyebilecek sonuçlar doğurabilir.

Türkiye'nin Tutumu Ne Olacak?

Türkiye, İsrail'in Şam'a yönelik saldırısıyla ilgili henüz resmi bir açıklama yapmadı. Ancak, Türkiye'nin geçmişteki tutumu göz önüne alındığında, bu saldırıyı kınaması ve Suriye'nin toprak bütünlüğünü savunması bekleniyor. Türkiye'nin, bölgedeki gerginliğin azaltılması için diplomatik girişimlerde bulunması da olası.

Türkiye'nin bu konudaki tutumu, sadece Suriye'deki gelişmeler açısından değil, aynı zamanda Türkiye-İsrail ilişkileri açısından da önemli bir sınav olacaktır. İki ülke arasındaki ilişkilerin zaten gergin olduğu bir dönemde, bu saldırı, ilişkilerin daha da kötüleşmesine neden olabilir.

Unutulmamalıdır ki, Ortadoğu'daki her türlü gerginlik, sadece bölge ülkelerini değil, tüm dünyayı etkileme potansiyeline sahiptir. Bu nedenle, tüm tarafların itidalli davranması ve diplomatik çözümler araması büyük önem taşıyor.