Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM),İkizköy'deki zeytinlik alanların madencilik faaliyetlerine açılmasını öngören yasa teklifiyle hareketli saatler yaşıyor. İkizköylüler ve yaşam savunucuları, Meclis önünde oturma eylemi başlatarak tepkilerini dile getiriyor. Köylülerin komisyona alınmaması ve yaşanan tartışmalar, gerilimi tırmandırırken, #ToprağımızıVermiyoruz etiketiyle sosyal medyada da büyük destek görüyor.

Zeytinlikler Kömüre Feda Edilemez!

Muğla'nın Milas ilçesine bağlı İkizköy'den gelen köylüler, ellerinde zeytinlerle Meclis önüne geldi. Yasa teklifinin yaşam alanlarını, geçim kaynaklarını ve doğayı tehdit ettiğini belirten İkizköy Mahalle Muhtarı Nejla Işık, şu sözlerle tepkisini dile getirdi:

“Bu topraklar bizim yaşamımız, emeğimiz, geleceğimiz. Zeytinlikler bir kömüre feda edilemez. Kimse malına mülküne güvenmesin, bu yasa hepimizin elindekine göz dikiyor.”

Işık, üretmek, toprağı korumak ve yaşamı savunmak için Meclis önünde olduklarını vurgulayarak, gerekirse burada yatacaklarını ve açlık grevine gideceklerini söyledi. Çiftçiler, bu teklifin geçmesi durumunda sadece Akbelen'in değil, tüm Türkiye'deki kırsalın tehlikeye gireceğine dikkat çekiyor.

Meclis'te Gerilim Yükseliyor

Yasa teklifinin görüşüldüğü TBMM Sanayi Komisyonu toplantısına yurttaşların alınmaması, milletvekilleri arasında da gerilime neden oldu. Muhalefet vekilleri, halkın dışlanmasına tepki göstererek Komisyon Başkanı'na tepki gösterdi. Komisyon salonu önünde yaşanan arbede sırasında fiziki müdahaleler yaşandı, muhalefet vekilleri süreci protesto etti. Türkiye Barolar Birliği Çevre Komisyonu Üyesi Avukat Yakup Okumuşoğlu’nun da Meclis polisi tarafından şiddete uğradığı belirtildi. Hukukçular ve çevre örgütleri, kamusal süreçlerin halktan kaçırılmasına karşı tepki gösterdi.

Neden Zeytinlikler Savunulmalı?

Zeytin ağaçları, Akdeniz ikliminin karakteristik bitki örtüsünü oluşturur ve yüzyıllardır bu coğrafyada yaşamın sembolü olmuştur. Sadece ekonomik değil, aynı zamanda kültürel ve ekolojik öneme sahiptirler. İşte zeytinliklerin neden korunması gerektiğine dair bazı önemli nedenler:

• Biyoçeşitliliğin Korunması: Zeytinlikler, birçok canlı türüne ev sahipliği yapar ve biyoçeşitliliğin korunmasına katkıda bulunur.
• Toprak Erozyonunun Önlenmesi: Zeytin ağaçlarının kökleri, toprağı tutarak erozyonu önler ve verimli toprakların kaybını engeller.
• Su Kaynaklarının Korunması: Zeytinlikler, su kaynaklarını korur ve suyun daha verimli kullanılmasını sağlar.
• İklim Değişikliğiyle Mücadele: Zeytin ağaçları, karbondioksiti emerek iklim değişikliğiyle mücadeleye katkıda bulunur.
• Ekonomik Değer: Zeytin ve zeytinyağı üretimi, kırsal bölgelerde önemli bir gelir kaynağıdır ve ekonomik kalkınmaya katkı sağlar.

Bu nedenlerle, zeytinliklerin korunması sadece çevresel bir zorunluluk değil, aynı zamanda ekonomik ve sosyal bir gerekliliktir.

İkizköy'deki zeytinliklerin maden sahası olarak açılmasına karşı yükselen tepkiler, sadece yerel bir sorun olmaktan çıkıp ulusal bir mesele haline geldi. Yaşam savunucularının kararlılığı ve kamuoyunun desteği, yasa teklifinin yeniden değerlendirilmesi için önemli bir baskı oluşturuyor. Umuyoruz ki, yetkililer bu çağrıya kulak vererek, zeytinliklerin ve doğanın korunması yönünde adımlar atar.