Saraçhane eylemleri davasının ilk duruşmasında sanıklar savunmalarını yaparken, CHP PM Üyesi Berkay Gezgin'in "Demek polise taş atarsınız, şimdi gelsin Ekrem abiniz sizi kurtarsın" şeklindeki polis söylemi iddiası gündeme bomba gibi düştü. Diğer sanıkların da yaşadığı zorlu gözaltı süreçleri ve şiddet iddiaları duruşmaya damga vurdu.

Sanıklar Gözaltı Sürecini Anlattı

İstanbul Adliyesi'nde görülen davada, sanıklar "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet" suçlamasıyla yargılanıyor. Duruşmada, gözaltına alınma sürecinde yaşadıklarını anlatan sanıkların ifadeleri yürek burktu. İzmir'den İstanbul'a üniversite için gelen ve burslu okuyan bir sanık, polislerin sürekli küfür ettiğini, psikolojik ve fiziksel şiddete maruz kaldığını belirterek gözyaşlarına hakim olamadı. Sanık, "Polislerden hiçbir uyarı duymadım. Sürekli küfür ettiler. Psikolojik ve fiziksel şiddete maruz kaldım. Nezarethanedeki koku çok kötüydü. Burslu öğrenci olduğum için bir dönemim yandı" dedi.

Bir diğer sanık, yaşadığı şiddeti gözyaşları içinde anlatırken, mahkeme başkanı ayakta durmakta güçlük çeken kadının oturarak savunma yapmasını istedi. Sanık, "Yerde tekmelendim, kan içinde kaldım, ters kelepçelendim" dedi. Gördüğü şiddet nedeniyle yürüyemediğini söyleyen sanık, polisin kendisine "N'aber lan topal" diyerek kahkaha attığını iddia etti. Başka bir sanık ise "Sanki insan değil hayvan alıyorlar. Kafamdan aşağı gaz döküldü. Anneme küfür edildi. Terörist dediler. Ben de bir insan evladıyım, kimse bunu diyemez. Biz de şikayetçi olacağız" şeklinde konuştu.

Gözaltına alınırken yaşadıklarını anlatan bir başka sanık ise konuşmakta zorlanarak "Bu olay hepimizin travması haline geldi. Bu süreçte ben işimden istifa ettim, etmek zorunda kaldım. Başka çarem yoktu" dedi.

Taciz İddiası ve Berkay Gezgin'in Savunması

Kalp hastası olduğunu söyleyen bir sanık da cezaevinde jandarmalar tarafından tacize uğradığını iddia etti. Sanık, "Polise yol sorarken gözaltına alındım. Kalp hastasıyım. Polislere rica ettim, nefes alamıyorum izin verin dedim. Bize bir şeyler fırlatırken kalbinde sorun yoktu değil mi o… dedi. Videolarda var. Saçımı çekerek gözaltı arabasına yapıştırdılar. Sekiz saat ters kelepçe bekledik. Arabanın içinde müthiş bir biber gazı kokusu vardı. Hepimizin gözleri yanıyordu. Hepimiz ağlıyorduk. Ben 16 gün boyunca Silivri’de yattım. Türkiye Cumhuriyeti’nin jandarmaları tarafından tacize uğradım. Terapi alıyorum. Psikolojim mahvoldu. Hiçbir suçum yok" dedi.

Saraçhane eylemleri sırasında motosikletini ararken gözaltına alındığını söyleyen CHP PM üyesi Berkay Gezgin ise savunmasında şunları dile getirdi:

• "Bugün burada bir sanık değil, bu ülkenin gençlerine umut olmaya çalışan, siyasetle uğraşan bir genç olarak buradayım."
• "CHP Parti Meclisi üyesiyim, vatanını seven, ailesi ve halkı için sorumluluk hisseden biriyim."
• "Bugün kendi polisine, askerine zarar verme gerçeği aklımdan bile geçemez."

Gezgin, arkadaşlarıyla birlikte evine dönmek üzere motosikletini bulmaya çalışırken gözaltına alındığını, Ekrem İmamoğlu hakkında verilecek kararı beklemek üzere Saraçhane'de olduklarını belirtti. Kasksız ve numarasız bir polis memurunun kendisini çağırdığını ve bir anda yere yatırılarak ters kelepçe ile gözaltına alındığını söyleyen Gezgin, "Yerde birkaç kere kafamıza vurdular. ‘Demek polise taş atarsınız, şimdi gelsin Ekrem abiniz sizi kurtarsın’ dediler" şeklinde konuştu.

Davanın Sonucu ve Etkileri

Saraçhane eylemleri davası, sanıkların yaşadığı travmatik deneyimler ve polis şiddeti iddialarıyla Türkiye gündemine oturdu. Duruşmada dile getirilen iddialar, kamuoyunda büyük yankı uyandırırken, davanın nasıl sonuçlanacağı merakla bekleniyor. Sanıkların yaşadığı bu olaylar, ifade özgürlüğü ve protesto hakkının kullanımı konusundaki tartışmaları da beraberinde getirdi.