Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İmralı Heyeti üyesi ve Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder'in vefatı, siyaset dünyasında derin bir üzüntüye yol açtı. Önder'in ani kaybı üzerine birçok isim taziye mesajları yayınlarken, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Genel Komutanı Mazlum Abdî de sosyal medya hesabından bir mesaj yayımladı. Abdî, Önder'in barış ve çözüm sürecindeki çabalarına vurgu yaparak, onun anısının yaşatılacağını belirtti.

Sırrı Süreyya Önder'in Mirası

Mazlum Abdî'nin taziye mesajında şu ifadelere yer verildi: "Siyasetçi ve İmralı Heyeti Üyesi Sayın Sırrı Süreyya Önder'in vefat haberini büyük bir üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayız. Onun barış, çözüm ve bir arada yaşama yolundaki çabaları ve gayretleri, insanların gönüllerinde ve hafızalarında yer etmiştir. Ailesine, dostlarına, DEM Parti’ye ve barış aktivistlerine başsağlığı diliyoruz." Bu sözler, Önder'in sadece siyasi kimliğiyle değil, aynı zamanda bir barış aktivisti olarak da ne kadar önemli bir figür olduğunu gözler önüne seriyor.

Barış ve Çözüm Sürecindeki Rolü

Sırrı Süreyya Önder, Türkiye siyasi tarihinde önemli bir yere sahip. Özellikle Kürt sorununun çözümü ve barış sürecindeki aktif rolüyle tanınıyor. İmralı Heyeti üyesi olarak yürüttüğü çalışmalar, çözüm arayışlarına önemli katkılar sağlamıştı. Onun diyalog ve müzakereye olan inancı, birçok kesim tarafından takdirle karşılanıyordu. Önder'in vefatı, bu alanda hissedilir bir boşluk yaratacaktır.

Mazlum Abdî'den Anlamlı Veda

Mazlum Abdî'nin taziye mesajı, sadece bir başsağlığı dileği olmanın ötesinde, Sırrı Süreyya Önder'in barış ve çözüm yolundaki çabalarına bir saygı duruşu niteliği taşıyor. Abdî'nin ifadeleri, Önder'in mirasının gelecek nesillere aktarılması gerektiğini vurguluyor. Bu anlamlı veda, Önder'in siyasi hayatının ve ideallerinin ne kadar değerli olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.

Sırrı Süreyya Önder'in vefatı, sadece yakınlarını ve sevenlerini değil, aynı zamanda barış ve demokrasi mücadelesine gönül veren herkesi derinden etkiledi. Onun anısı, barış, çözüm ve bir arada yaşama idealine ulaşma yolunda bir ilham kaynağı olmaya devam edecektir. Siyasi arenadaki duruşu, Kürt sorununun çözümüne yönelik çabaları ve barış aktivisti kimliğiyle daima hatırlanacaktır.