Kanal İstanbul projesiyle ilgili kritik bir gelişme yaşandı. İstanbul 4. İdare Mahkemesi'nin görevlendirdiği bilirkişi heyeti, projenin çevreye vereceği zararları detaylı bir şekilde inceleyerek raporunu tamamladı. Raporda, projenin çevre planı değişikliği ile Sazlıdere Barajı'nın yok olacağı, Şamlar Ormanı'nın zarar göreceği ve Terkos Gölü'nün devre dışı kalacağı belirtildi. Ayrıca, projenin İstanbul için ciddi bir su kıtlığı riski oluşturduğuna dikkat çekildi.
Bilirkişi Raporunda Öne Çıkanlar
Bilirkişi heyetinde yer alan 7 uzman, Kanal İstanbul projesinin kamu yararına uygun olmadığı yönünde oy birliğiyle karar verdi. Raporda öne çıkan bazı önemli tespitler şunlar:
- Proje, bölgedeki doğal dengenin bozulmasına neden olacak.
- Su kaynakları üzerinde ciddi bir baskı oluşturacak ve su kıtlığı riskini artıracak.
- Şamlar Ormanı ve Terkos Gölü gibi önemli doğal alanlar zarar görecek.
- Projenin çevresel etkileri geri dönülemez boyutlara ulaşabilir.
Uzmanlar, projenin hayata geçirilmesi durumunda İstanbul'un su kaynaklarının ciddi şekilde etkileneceğini ve uzun vadede su sıkıntısı yaşanabileceğini vurguladı. Ayrıca, projenin bölgedeki ekosistemi olumsuz etkileyeceği ve biyoçeşitliliğin azalmasına neden olacağı belirtildi.
Kanal İstanbul Projesi ve Tartışmalar
Kanal İstanbul projesi, Türkiye'nin en büyük altyapı projelerinden biri olarak lanse edilse de, başından beri yoğun tartışmalara neden oldu. Projenin çevresel etkileri, maliyeti ve gerekliliği gibi konularda farklı görüşler dile getirildi. Projeyi savunanlar, Kanal İstanbul'un İstanbul Boğazı'ndaki gemi trafiğini rahatlatacağını ve Türkiye'ye ekonomik fayda sağlayacağını iddia ediyor. Ancak, projeye karşı çıkanlar ise çevresel zararların çok daha büyük olacağını ve projenin gereksiz bir yatırım olduğunu savunuyor.
Projenin güzergahı üzerindeki arazilerin el değiştirmesi ve imar planı değişiklikleri de tartışma yaratan diğer konular arasında yer alıyor. Projeye yakın bölgelerde arazi fiyatlarının artması ve rant iddiaları, kamuoyunda tepkilere neden oldu.
Bilirkişi raporunun tamamlanmasıyla birlikte, Kanal İstanbul projesiyle ilgili tartışmaların daha da alevlenmesi bekleniyor. Raporun, mahkeme sürecini nasıl etkileyeceği ve projenin geleceği merakla bekleniyor.