22 Nisan 2025 Salı

Gezi Parkı Davası: HDK Üyesine Şok Suçlama! Ne ile Suçlanıyor?

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Halkların Demokratik Kongresi'ne (HDK) yönelik başlattığı soruşturma kapsamında tutuklanan gazeteciler, sendikacılar, sanatçılar ve siyasetçilere yönelik iddianameler gelmeye başladı. İlk iddianame, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) üyesi Ahmet Saymadi hakkında hazırlandı. Savcılık, Saymadi'yi "silahlı terör örgütüne üye olma" suçlamasıyla yargılıyor ve 15 yıla kadar hapsini talep ediyor. Peki, Saymadi tam olarak ne ile suçlanıyor?

HDK'ya Yönelik İddialar ve Gezi Bağlantısı

38 sayfalık iddianamenin ilk bölümünde HDK, PPK ve KCK tanımlamaları yapılıyor. HDK'nın "legal görünümlü illegal bir cephe yapılanması ve TBMM'ye alternatif bir meclis olduğunu" iddia eden savcılık, HDK'nin Demokratik Toplum Kongresi'nin (DTK) devamı olduğunu ve PKK lideri Abdullah Öcalan'ın talimatıyla kurulduğunu öne sürüyor. Ancak, İzmir 20. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 7 Aralık 2023'te HDK'nin yasadışı örgüt olmadığına hükmetmesine rağmen, savcılık HDK'nin bir "terör örgütü" olduğunu savunmaya devam ediyor.

Savcılık, Saymadi'yi doğrudan HDK üzerinden değil, 2013'teki 1 Mayıs eylemine ve Gezi Direnişi'ne katılmakla suçluyor. İddiaya göre Saymadi, Gezi'yi organize etti, pankartlar hazırladı, eylemlere katılımı artırmak için tweetler attı ve çeşitli forumlara katıldı. Ayrıca, Halk Evleri, Öğrenci Kolektifleri, EHP, Emek Gençliği, DEV-LİS ve BDSP'nin ODTÜ'deki yol çalışması protestosuna katılması da suç sayılıyor. Savcılık, Saymadi'nin Türkiye'yi uluslararası düzeyde olumsuz gösterecek açıklamalarda bulunduğunu ve kaos ortamı oluşturmayı amaçladığını iddia ediyor.

Suçlamalar ve Talep Edilen Ceza

İddianamede savcılığın Saymadi ile HDK arasında bağlantı kurduğu tek suçlama, Saymadi'nin HDK'nin Beşiktaş Başkanı olması ve HDK faaliyetleri kapsamında çeşitli paylaşımlarda bulunması. Savcılık, Saymadi'nin TCK 314/2 uyarınca örgüt üyeliğinden 5 yıldan 10 yıla kadar hapsini ve TMK 5 uyarınca da cezasının yarı oranda artırılmasını talep ediyor.

İfade Özgürlüğü Mü Terör Propagandası Mı?

Bu dava, Türkiye'deki ifade özgürlüğü sınırları ve Gezi Parkı eylemlerine katılımın terör suçu olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği konusunda önemli bir tartışma yaratıyor. Savcılığın, yıllar önce gerçekleşmiş eylemleri ve sosyal medya paylaşımlarını suç delili olarak sunması, hukuki açıdan da eleştirilere yol açıyor. Dava sürecinin nasıl ilerleyeceği ve mahkemenin nasıl bir karar vereceği merakla bekleniyor.

Sonuç

Ahmet Saymadi hakkında açılan bu dava, Türkiye'deki siyasi iklimin ve ifade özgürlüğüne yönelik baskıların bir göstergesi olarak değerlendirilebilir. Gezi Parkı eylemlerine katılımın ve siyasi görüşlerin ifade edilmesinin terör suçu olarak kabul edilmesi, demokratik değerlere aykırı bir durum yaratıyor. Dava sürecinin adil bir şekilde yürütülmesi ve Saymadi'nin savunma hakkının korunması büyük önem taşıyor. Bu dava, sadece Saymadi'nin değil, Türkiye'deki tüm muhalif kesimlerin geleceği açısından kritik bir öneme sahip.

İlgili Haberler