Hatay'da yaşayan 65 yaşındaki Mustafa Eniç'in hayatı, oğlunun üniversite ödevi sayesinde tanıştığı mozaik sanatı ile tamamen değişti. Emeklilik döneminde bu sanata tutkuyla bağlanan Eniç, bugüne kadar 30'a yakın mozaik tablo yaparak sanatla huzur bulduğunu belirtiyor.

Mozaik Sanatı ile Tanışma Hikayesi

Mustafa Eniç'in mozaik sanatıyla tanışması, oğlunun üniversite ödevi için araştırma yaparken gerçekleşti. O günden sonra mozaiklerin büyülü dünyasına adım atan Eniç, emekli olduktan sonra bu alana daha fazla zaman ayırmaya başladı. Mozaik sanatının inceliklerini öğrenerek kendi tarzını oluşturdu ve birbirinden güzel eserler ortaya çıkardı.

Eniç, mozaik yapım sürecini şöyle anlatıyor:

• Öncelikle tasarladığım deseni yüzeye çiziyorum.
• Daha sonra renkli cam veya taş parçalarını keserek uygun boyutlara getiriyorum.
• Bu parçaları dikkatlice yüzeye yerleştirerek deseni oluşturuyorum.
• Son olarak, mozaikleri sabitlemek için özel bir yapıştırıcı kullanıyorum.

Sanatla Gelen Huzur

Mustafa Eniç, mozaik yapmanın kendisi için bir terapi olduğunu söylüyor. Sanatla uğraşırken tüm stresini unuttuğunu ve iç huzurunu bulduğunu ifade ediyor. Yaptığı tabloları genellikle dostlarına ve akrabalarına hediye eden Eniç, sanatının insanlara mutluluk vermesinden büyük keyif alıyor.

Eniç, sözlerine şöyle devam ediyor: "Yaptığım tabloları hediye ediyorum. Sanatımla insanlara dokunmak, onları mutlu etmek beni çok mutlu ediyor. Mozaik sanatı benim için bir tutku, bir yaşam biçimi haline geldi."

Mozaik sanatı, antik çağlardan günümüze kadar ulaşan köklü bir geçmişe sahip. Özellikle Roma ve Bizans dönemlerinde önemli bir sanat dalı olarak kabul görmüş. Günümüzde ise mozaik sanatı, hem geleneksel yöntemlerle hem de modern tekniklerle yaşatılmaya devam ediyor.

Mustafa Eniç'in hikayesi, emeklilikte yeni bir başlangıç yapmanın ve hayata farklı bir pencereden bakmanın mümkün olduğunu gösteriyor. Sanatın iyileştirici gücüyle tanışan Eniç, mozaik sanatı sayesinde hem kendi hayatını renklendirdi hem de çevresine ilham kaynağı oldu.