ABD ve İran arasında nükleer anlaşmazlığı çözmek amacıyla yürütülen gizli diplomasi trafiği devam ediyor. İlk turu Umman'da gerçekleşen görüşmelerin ikincisi, İtalya'nın başkenti Roma'da yapıldı. Bu sürpriz buluşma, uluslararası kamuoyunda büyük yankı uyandırdı ve nükleer anlaşmanın geleceğiyle ilgili umutları artırdı.
Roma'daki Kritik Zirve: Taraflar Neler Görüştü?
Roma'daki görüşmelerin içeriği hakkında henüz resmi bir açıklama yapılmadı. Ancak, diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre, taraflar nükleer programın sınırlandırılması, yaptırımların kaldırılması ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın (UAEA) denetimleri gibi konularda görüş alışverişinde bulundu. Görüşmelerin oldukça gergin bir atmosferde geçtiği, ancak her iki tarafın da çözüm odaklı bir yaklaşım sergilediği belirtiliyor.
Görüşmelerde ele alınan konular:
- Nükleer programın geleceği: İran'ın nükleer silah elde etmesini engelleyecek kalıcı bir çözüm aranıyor.
- Yaptırımların kaldırılması: İran ekonomisinin rahatlaması için ABD'nin uyguladığı yaptırımların aşamalı olarak kaldırılması hedefleniyor.
- UAEA denetimleri: İran'ın nükleer tesislerinin uluslararası denetime açılması ve şeffaflığın sağlanması amaçlanıyor.
Nükleer Anlaşmazlık: Tarihsel Arka Plan
İran'ın nükleer programı, uzun yıllardır uluslararası toplumun gündeminde yer alıyor. 2015 yılında İran ile Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi (ABD, Rusya, Çin, İngiltere, Fransa) ve Almanya arasında imzalanan nükleer anlaşma (JCPOA), İran'ın nükleer faaliyetlerini sınırlandırmayı ve karşılığında yaptırımları kaldırmayı amaçlıyordu. Ancak, 2018 yılında ABD'nin anlaşmadan tek taraflı olarak çekilmesi ve İran'a yeniden yaptırım uygulamaya başlamasıyla anlaşma fiilen sona erdi. O tarihten bu yana, İran nükleer programını hızlandırdı ve uranyum zenginleştirme oranını artırdı. Bu durum, bölgedeki gerginliği tırmandırdı ve nükleer silahlanma endişelerini artırdı.
Uluslararası ilişkiler uzmanları, bu türden gizli görüşmelerin, taraflar arasındaki buzları eritmek ve güven inşa etmek için önemli bir fırsat olduğunu belirtiyor. Ancak, nükleer anlaşmazlığın çözümü için daha uzun ve zorlu bir sürecin beklendiği de ifade ediliyor. Özellikle, ABD ve İran arasındaki derin güvensizlik ve farklı beklentiler, müzakereleri zorlaştıran faktörler arasında yer alıyor.
ABD ve İran arasındaki nükleer müzakerelerin geleceği, sadece bölge için değil, tüm dünya için büyük önem taşıyor. Roma'daki gizli buluşma, tarafların diyalog kanallarını açık tutma ve çözüm arayışlarını sürdürme kararlılığını gösteriyor. Ancak, nihai bir anlaşmaya varılması için daha çok çaba ve uzlaşı gerekiyor.